Atatürk`ün kendi kaleminden çıkan bu eser, yine Atatürk tarafından Cumhuriyet Halk Partisi`nin 15-20 Ekim 1927 tarihleri arasında Ankara`da toplanan ikinci kurultayında 36,5 saat süren ve altı günde okunarak tarihi bir hitabeye dayandığı için NUTUK adını almıştır.
1919 senesi Mayısının 19. günü Samsun'a çıktım. Vaziyet ve manzara-i umumiye:
Osmanlı Devleti'nin dahil bulunduğu grup, Harb-i Umumide mağlup olmuş, Osmanlı ordusu her tarafta zedelenmiş, şeriaiti ağır bir mütarekename imzalanmış. Büyük harbin uzun seneleri zarfında, millet, yorgun ve fakir bir halde. Millet ve memleketi Harb-i Umumiye sevk edenler, kendi hayatları endişesine düşerek, memleketten firar etmişler. Saltanat ve hilafet mevkiini işgal eden Vahdettin, mütereddi, şahsını ve yalnız tahtını temin edebileceğini tahayyül ettiği deni tedbirler araştırmakta. Damat Ferit Paşa'nın riyasetindeki kabine; aciz, haysiyetsiz, cebin, yalnız Padişah'ın iradesine tabi ve onunla beraber şahıslarını vikaye edebilecek herhangi bir vaziyete razı.
Ordu'nun elinden esliha ve cephanesi alınmış ve alınmakta...
İtilaf Devletleri, mütareke ahkamına rivayete lüzum görmüyorlar. Birer vesile ile, İtilaf donanmaları ve askerleri İstanbul'da. Adana vilayeti Fransızlar; Urfa, Maraş, Ayıntap İngilizler tarafından işgal edilmiş. Antalya ve Konya'da, İtalyan kıtaat-ı askeriyesi; Merzifon ve Samsun'da İngiliz askerleri bulunuyor. Her tarafta, ecnebi zabit ve memurları ve hususi adamları faaliyette. Nihayet, mebde-i kelam kabul ettiğimiz tarihten dört gün evvel, 15 Mayıs 1919'da İtilaf Devletleri'nin muvafakatiyle Yunan ordusu İzmir'e ihraç ediliyor.(Kitabın İçinden)
Kemal Atatürk, originally Mustafa Kemal led and founded modern Turkey, in 1919 organized the nationalist party, established a rival government to the Ottoman sultan, and after a civil war served from 1923 as president of the republic.
Ali Riza, a customs official, turned lumber merchant, fathered Mustafa, and died during his boyhood. Zubeyde, his mother, a devout and strong-willed woman, reared him and his sister. People first enrolled him in a traditional religious school, but he quickly switched. In 1893, he entered a military high school, where his mathematics teacher gave the second name Kemal, meaning perfection, to young Mustafa in recognition of superior achievement. People thereafter knew him as Mustafa Kemal.
From the academy in Istanbul in 1905, Mustafa Kemal graduated with the rank of staff captain.
In 1915, when people launched campaign of Dardanelles, Mustafa Kemal, colonel and hero, won successive victories and finally repelled the invaders. Promoted to general at 35 years of age, he liberated two major provinces in east in that year of 1916. In the next two years, he as commander of several armies in Palestine and elsewhere stopped the enemy advance at Aleppo to achieve another major victory.
On 19 May 1919, Mustafa Kemal Pasha landed in Samsun, the port on Black Sea, to start independence. In defiance, he rallied a liberation army in Anatolia and convened the congress of Erzurum and Sivas as the basis for the new effort. On 23 April 1920, people inaugurated the grand assembly. They elected Mustafa Kemal Pasha.
His forces fought on many fronts to victory against rebels and invading armies. Following the triumph at the two major battles at Inonu in west, the grand assembly conferred the title of commander-in-chief with the rank of marshal on on Mustafa Kemal Pasha. At the end of August 1922, the armies won their ultimate victory. Within a few weeks, people completely liberated the mainland, signed the armistice, and abolished the rule of the dynasty.
In July 1923, people signed the treaty of Lausanne with Great Britain, France, Greece, Italy, and other powers. In mid-October, Ankara served as the capital of the new state. On 29 October, people proclaimed and unanimously elected Mustafa Kemal Pasha.
Dramatics account fifteen-year saga of Atatürk. With indefatigable determination, he created a new political and legal system, abolished the caliphate, made secular education, gave equal rights to women, changed the alphabet and the attire, and advanced arts, sciences, agriculture, and industry.
In 1934, the parliament adopted the surname law and then gave him the name "Atatürk," father.
Following an illness of a few months, the liberator and the father on 10 November 1938 died. Nevertheless, his legacy to his people and the world endures.
Nutuk'un bu kadar uzun olmasının sebebi kitabın belki de yarısının kurtuluş günlerindeki telgraf yazışmaları olduğunu belirtmek gerekir. Günbegün yaşanan çetin zorluklar resmi telgraf kayıtlarıyla 1927 yılında Atatürk tarafından meclise sunulmuş ve bu telgraf kayıtlarının birçoğunu yazmış olan insanların hatrı sayılır bölümü o dönemin meclisinde bulunuyordu. Yani, Nutuk'un bel kemiğini oluşturan telgraf yazışmalarının Atatürk tarafından manipüle edilmiş olduğunu düşünmek mümkün değil. Gerçeğe ulaşmamızdaki en önemli ispat noktalarından biri bu telgraf kayıtlarıdır. Eğer Atatürk Nutuk'a şifreli veya halka açık olarak gönderilmiş olan telgraf kayıtlarını tüm çıplaklığıyla yerleştirmemiş olsaydı, eylemlerinin haklılığını savunmak için elimizde yeterli argüman bulunmayacaktı. Bu takdirde, Atatürk Kurtuluş Savaşı sırasında başardığı işleri kendi kafasına göre şişirip, böbürlenen bir megaloman olarak karşımıza çıkardı. Ama gerçek böyle değil, telgraf kayıtları 1919-1924 yılları arasında kimin vatanın kurtuluşuna hizmet ettiğini, kimin ise aksi girişimler içinde bulunduğunu gözler önüne seriyor.
nutuk hakkında yazacak bir şeyim yok ben daha çok edisyon hakkında yazmak istiyorum; orijinal ve tam metini tercih ettim bilerek ve iyi ki de seçmişim, içinde çıkan haritalarsa bir o kadar güzel tek eksisi puntoların birazcık küçük olması ama yine de dönüp dönüp tekrar okunması gereken bir başucu kitabı.
Sadece Atatürk’ü anlamak için değil, dönemi, dönemin şartlarını, dönemin hainliklerini ve ülkenin içinde bulunduğu anlatılması çok zor halleri anlamak için okunması gereken bir kitap. Yapılanları sadece bu zamana göre düşünüp, değerlendirmeye çalışarak yapılan yanlış saptamaları, okuyarak ve araştırarak doğru bilgilerle karşılaştırabilirsiniz. Bunun için okımanız gereken kitaplardan biri de Nutuk. Belli başlı başlıklar yerine, daha geniş bir çerçeve ile zamanın zorluklarını ve yapılanların, verilen kararların ne durumda alındığını görebilirsiniz.
Bu ülkenin binbir zorluk içinde nasıl küllerinden doğduğunu ve avrupanın bizim için hazırladıkları tabutları nasıl kafalarında kırdığımızı gözler önüne seren harika bir başyapıt..
Şimdiki aklımla, bilincimle okuyunca, diğer kaynaklarla karşılaştırıp irdeleyince çok daha iyi anladım ki Mustafa Kemal Atatürk gerçek bir dahi. Bu deha yalnızca askeri alanla sınırlı değil üstelik, çok açık ve net görülüyor ki O, sosyal ve siyasi konularda da zekasını empatiyle birleştirebilen, ileri görüşlü bir lider, çağının çok ötesinde bir dünya görüşüne sahip olan gerçek bir vatansever. Nutuk da cephede dış düşmanlarla savaştığından çok ülke içindeki hainlerle, cehaletle ve iki yüzlü, çıkarcı kesimlerle olan mücadelesini ve azmin kesin zaferini anlatan bir eser, tarihin ta kendisi. Maalesef günümüzde tarihin çok acı bir şekilde tekerrür ediyor olduğunu görüyoruz, ama en azından bu kez neyin nasıl yapılmasını gerektiğini kanıtlarla örnekleyen bir rehberimiz var. Nutuk'u objektif bakış açısıyla okuyup Atatürk'e olan sevgisi, saygısı artmayan var mıdır, bilemiyorum, ama kendi adıma bir kez daha O'nun izinde olmaktan gurur ve mutluluk duydum, ne mutlu Türk'üm diyene!
I have read the auto-ethnography by Mustafa Kemal Atatürk through the lens of leadership. Mustafa Kemal Atatürk is the founding father of the Republic of Turkey, serving as its first president from 1923 until his death in 1938. He implemented progressive reforms transforming Turkey to a modern & secular nation.
Having dwelled into various styles and principles of leadership throughout the past two decades, I regret that I haven’t read this masterpiece much earlier in my life.
MK Atatürk‘s strength lies in his highly analytical thought process, implementing wise strategies by winning essential stakeholders’ hearts & minds, mobilising them and multiplying leaders. While doing so, his leadership style is quite balanced, whether in negotiations with the Allied Forces or in managing change in a multi-cultural country that was transitioning from the Ottoman Empire to the Republic of Turkey.
A well of knowledge in breadth & depth, MK Atatürk demonstrates an unprecedented level of SELF-AWARENESS that makes him even more agile in his initiatives giving him a competitive edge over his enemies.
More importantly, MK Atatürk has a strong belief in his initiative and is not shy of repeatedly communicating his belief to a wide nation to win their hearts & minds.
A great example of leadership that moves mountains, if one really believes in his vision and its path to achieve the same.
I feel eternally grateful to have read this copy of MK Atatürk’s auto-ethnographic book. ❤️⭐️
nutuk'un cok farkli versiyonlarindan en guvendigim isbankasi yyn baskisini okudum. Ne hazindir ki atanin daha uzerinden 100 sene gecmemisken yazdiklarini orjinalinden anlayamayan bir egitim sistemiyle yetistik (neye yetistiysek) nutuk aylar suren bir hazirlikla yazilmis ve 1919 sonrasini m.kemal in gozunden anlatan ve bie kac gunde tamami meclisten okunan bir calisma. Kitabin en sonunda, artik gecmis gitti ve onumuze bakmaliyiz der. Bu cok yerinde ve zamani iyi kullanan degerini bilen bir ileri gorustur, cunku gunumuzde hala tartisilmaktadir. ancak nutuk'un farkli goruslerce satirsatir okunup degerlendirildigi bir calisma olmamasi bu tartismalari devam ettirmeye yeter. Cunku nutuk, dogal olarak cok fazla calisma arkadasi, dusmanlari, olaylari icerdiginden vekati hukumler verdiginden, cevap hakki olanlarla ilgili kapsamli bir calisma ve nutuk kitapligi olusuturulmalidir. Yurtdisinda bu calismalaryapilmis da olabilir lakin ben bu gund kadar nutuk ile ilgili doyurucu bir yorum dahi okuyamadim.
Milli mücadele dönemini anlatan muhteşem bir eser.Okunması tavsiye edilmez emredilir.Okunduğu zaman günümüzle benzerlikleri olan bir eser.Ulu önderin mecliste okuduğu bu eser,o döneme ışık tutar.Günümüzde söylenen yanlışların-ki bu yanlışlar özellikle Atatürk düşmanı olan kimselerin uydurduğu yanlışlar-aslında tamamı ile uydurma olduğunun bir kanıtıdır.Okullar da okutulması gereken,tamamı olmasa bile söylevi okutulması gereken bir eser.Tavsiye edilir...
I'm 100% confident that nobody in this site did ever read this -maybe aside from a few historians-by-training.
My copy (which I began to read when I was a child but abandoned later) is a special edition sent to Kenan Evren when he was president -my uncle was doing his military service at Cankaya and occasionally bringing me books that were sent to the Presidency but given to soldiers mostly...
Her milletin en olumsuz kosullarda varligini koruyan mucizeler oldugunu dusunuyorum. Ataturk de bu mucizelerden biri benim icin. Nutuk, tarih anlatmamakla birlikte tarihi olaylari siyasi acidan degerlendiren bir basyapit. Mutlaka okunmali.
Her Türkün Türkiye Vatandaşının okuması gereken bir eser. Lütfen sadeleştirlmiş günümüzü çevrilmiş basımını bulun.. Nutyk'u okuduğunuzda bugünleri daha iyi anlayacaksınız!!!!!!!.
Nutuk ,ülkenin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk tarafından , kurtuluş savaşı mücadelesini ve Cumhuriyet'in ilanından 1925 yılına kadar yaşanan önemli olayları kapsamaktadır. Bizzat Gazi Mustafa Kemal Atatürk tarafından yazılmıştır. Nutuk'u okurken şaşırtıcı olan şey , okurken Kurtuluş Savaşı tarihini bilmediğinizi anlarsınız. 19 Mayıs 1919 'da Samsun'a çıktı, Amasya ve Sivas kongrelerini topladı bayağılığı ile anlatılan Kurtuluş Savaşı hikayesini anlamak için detaylara inmeniz gerekiyor. İşte tam bu noktada Mustafa Kemal Atatürk detayları kendi ağzından veriyor. Çekilen telgraflar, Saray - Kuva-i Milliye çekişmesi , İç İsyanlar , Efeler , Yunan ordusu ile yapılan savaşlar , Cumhuriyet ve inkilaplar. Tüm bu gerçekleşen olayların yanı sıra yaşadığımız ülkenin düşündüğünüzden çok daha zor kurulduğunu anlıyorsunuz. Nutuk'u okurken Atatürk'ün olayları bu kadar güzel betimlemesi ve açıklaması karşısında şaşkın kalabilirsiniz.Yorumunu yaptığı hadiselerde zekasını konuşturmaktadır. Sadece Nutuk'u değil , fakat Nutuk ile birlikte bir çok önemli kitabın Türk Yakın Siyasi tarihini anlamak için okunması gerektiğini düşünüyorum. Ayrıca Atatürk'ün Nutuk'u sadece tarihi kendi ağzından anlatıp , mecliste okumak ve bilgilendirmek için değil , gençliğe bırakmak olduğunu da düşünüyorum. Nitekim Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün yazdığı Gençliğe hitabe , Nutuk'un son sayfasıdır.
Ne zaman okusam bazı konulardaki bağnaz zihniyetin varlığını daha tehlikeli oyunlarla sürdürdüğünü düşünürüm. Bu defa da fikrim değişmedi.
Hıfzı Veldet Velidedeoğlu'nun yayınladığı versiyon ilk okuduğuma göre oldukça sadece ve kısa bir versiyondu. Seneye Alfa Yayınları'ndan çıkan versiyonu okumaya niyetliyim. O yüzden şimdilik virgün diyebilirim.
BAŞTA MUSTAFA KEMAL ATATÜRK OLMAK ÜZERE VATAN MÜDAFASINDA KANINI, CANINI VERENLERE SAYGIYLA, MİNNETLE...
Efendiler, sırası gelmişken, aziz milletime şunu tavsiye ederim ki, bağrında yetiştirerek başının üstüne kadar çıkaracağı adamların kanındaki, vicdanındaki öz cevheri çok iyi tahlil etmek dikkatinden bir an geri kalmasın!